Konak, İzmir
Ebat: 28x20 cm , 8 sayfa , 20 Fotoğraf
Albüm Dergiden Çıkmadır.
Yönetmen ve başyapıtı
Türk sinemasında estetik özgünlüğü yakalamış usta yönetmen, artık filmleriyle yaşayacak. Özellikle zamanı hiç geçmeyecek "Sevmek Zamanı"yla. Metin Erksan, o filmin, sinemanın ve tiyatronun unutulmaz aktörü Müşfik Kenter'le sonsuzluk setinde buluştu.
Müşfik Kenter, yaşı tutanların çok eskilerden, ta Kenter Kardeşler'in yazın İstanbul'a turneye gelmelerini hasretle bekledikleri yıllardan beri hayran olduğu bir aktördür. Umut veren genç bir oyuncuydu, beklentileri yanıltmayan büyük usta oldu. Sahnede sahiciydi, karakteri oynamazdı, "o" olurdu. Müşfik Bey, o sahnede sırtıyla bile oynardı, arkası dönükken de karakterin neler hissettiğini bize anlatırdı.
Sinemada, televizyonda da karşımıza çıktı, ama benim için hep tiyatrocu olarak kalacak. Kuralları sevmezdi, cazibesi biraz da buradan gelirdi. Ama avare ruhunu dizginlemiş, oyunculuğuna engel olmasına izin vermemişti. Genç ve yetenekli Kenter kardeşleri, "Mikado'nun Çöpleri"ni, "Salıncakta İki Kişi"yi unutmak ne mümkün?"
"Bir Garip Orhan Veli” hafızalara kazınmıştır mutlaka. Ama ben onu hep Brian Friel oyunu "Ver Elini Yeni Dünya”nın yeni kıtaya gitmeye hazırla nan İrlandalı Gar'ı olarak hatırlayacağım. Bir gazete yazısının manşeti ise sevincimin yankısı gibiydi: "Philadelphia Here I Come, Istanbul'a Welcome".